Cinsel İşlev Bozukluğu

Cinsel sorunlar toplumda yaygın olarak görülen ve yaşam kalitesini bozan durumlardır. Ne yazık ki cinsellik, ciddi bir tabu olarak algılandığı için bu konuda yaşanan sorunlar gizlenmektedir. Oysaki insanların hem ruhsal hem de bedensel sağlığı, cinsel yaşamlarının kalitesi ile doğrudan ilişkilidir. Cinsellik; yemek yemek, su içmek, uyumak gibi doğal bir eylemdir ve vücudun ihtiyacıdır.

Sertleşmeme sorunu ve erken boşalma erkelerde; orgazm olamama, cinsel isteksizlik ve vajinismus ise kadınlarda en sık görülen cinsel sorunlardır. Örneğin sertleşme güçlüğü yaşayan bir erkek ya da orgazm olamayan bir kadın için bu durum sürekli bir mutsuzluk kaynağı oluşturacaktır ve bu durum çözülmedikçe aile ilişkileri de zarar görebilecektir. Halbuki hem kadınlarda hem de erkeklerde görülen pek çok cinsel sorunun tedavisi mümkündür. Önemli olan kişilerin bu sorunların çözümü için gerekli isteği, iradeyi ve cesareti göstermeleridir.

 

Cinsel İşlev Bozukluğu Nedir?

Kadınlarda ve erkeklerde görülen Cinsel İşlev Bozuklukları başlığı altında incelenmektedir. Tek bir hastalık ismi olmaktan çok genel bir tanımlamadır ve pek çok alt başlık içermektedir.

 

Cinsel İşlev Bozuklukları Nasıl Oluşur?

Hem kadınlarda hem de erkeklerde cinsel birlikteliğin belirli fazları bulunur. Bunlar;

Cinsel istek (uyarılma)
Plato (zevkli düzlük)
Boşalma, orgazm
Çözülme (gevşeme) fazlarıdır.

Bu dönemlerin herhangi birinde olabilecek bir sorun nedeni ile kişi cinsel hayatından memnun değil ise ve bu durum bir süreklilik arz ediyorsa bir cinsel işlev bozukluğu söz konusundur. Yani cinsel isteksizlik, herhangi bir nedenle cinsel ilişkiye girememe, ilişki sırasında ağrı hissetme, boşalma sorunları, orgazm olamama gibi sorunların hepsi genel olarak cinsel işlev bozuklukları olarak isimlendirilir.

Çocukluk yaşlarında yaşanan travmalardan tutun da başarısız ilk cinsel ilişki deneyimlerine; suçluluk, korku, performans kaygısı gibi olumsuz duygulara kadar pek çok psikolojik faktör cinsel işlev bozukluğunun sebepleri olabilir. Bunun yanında damarlarda, sinirlerde fiziksel hasara yol açabilecek hastalıklar ve durumlar, ameliyatlar da cinsel fonksiyonlarda sorunlar yaratabilir. Ayrıca hormonlarda otaya çıkabilecek değişiklikler ve bozukluklar da az önce bahsettiğimiz cinsel döngünün herhangi bir aşamasını bozarak cinsel fonksiyon bozukluklarına neden olabilir.

Ülkemizde ne yazık ki cinsellik ciddi bir tabu olarak algılanmaktadır ve bu konuda yaşanan sorunlar açıkça konuşulamamaktadır. Oysaki insanların hem ruhsal hem de bedensel sağlığı, cinsel yaşamlarının kalitesi ile doğrudan ilişkilidir. Bu nedenle çiftler ya da bireyler cinsel yaşamlarında bir olumsuzluk hissettiklerinde mutlaka bir uzmandan yardım almalıdır.